2021 MART AYI KİTABIMIZ (GÜNDEN KALANLAR/ KAZUO İSHİGURO)
KİTAP HAKKINDA
Bir roman düşünün ki asıl anlattığı, tek bir satırında dahi geçmeyen duygular, umutlar, hayal kırıklıkları, özlemler olsun. Kazuo Ishiguro'nun benzersiz tarzını en iyi ortaya koyduğu eserlerinden biri olan Günden Kalanlar böyle bir roman...
İngiliz malikânelerinin ihtişamını yitirdiği dönemin son
büyük baş uşaklarından biridir Stevens. Amerikalı yeni işvereninin arzuladığı
düzeni kurmak için birlikte çalıştığı eski kâhyayı ziyaret etmeye karar verir
ve İngiliz taşrasında bir yolculuğa çıkar. Yol boyunca karşılaştığı
manzaraların ve insanların yarattığı izlenimler anılarıyla ve mesleğinin
gereklerine dair düşünceleriyle birleşerek, özenle bastırdığı duygularını
ortaya sererken, hayatını idealleri uğruna harcayan Stevens basmakalıp
fikirleri ve saplantılarıyla okurun kalbini fetheden eşsiz bir kahramana
dönüşür.
KAZUO İSHİGURO KİMDİR?
Takvimler 1978 yılını gösterirken University of Kent’ten
mezun oldu arkasından yüksek lisansını University of East Anglia’da tamamladı.
İngiliz vatandaşlığına geçtiği yıl ilk romanı Uzak Tepeler’i
yayınladı. Yayınladığı ilk romanı Uzak Tepeler Winifred Holtby Memorial Ödülüne
layık görüldü.
1983 senesinde Granta dergisi tarafından en genç ve en iyi
İngiliz yazarlar listesinde yer aldı. Kitaplarında genel olarak melankolik
hikayelere yer veren Kazuo Ishiguro tüm dünya tarafından üne kavuşmasını
sağlayan Günden Kalanlar eserini ise 1989 yılında yayımladı.
İngiltere’nin prestijli edebiyat ödülü olan Man Booker’da
ödüle layık görüldü. Aynı zamanda Günden Kalanlar isimli eseri sinemaya
uyarlandı.
2005 yılında yayınladığı Beni Asla Bırakma romanı ise
Time’ın İngilizce yazılmış en iyi 100 roman listesinde yer aldı. Daha sonra
Beni Asla Bırakma romanı da sinemaya uyarlandı. 2017 yılında ise tüm dünyanın
en büyük ödülü olan İsveç Kraliyet Akademisi tarafından Nobel Edebiyat ödülüne
layık görüldü.
Türkçeye çevrilmiş 10 kadar romanı bulunan Kazuo Ishiguro Günden
Kalanlar romanı çok satanlar listesinde yerini korumayı başarıyor.
KİTAPTAN ALINTILAR
"Yıllar yılı kovalıyor, hiç bir şey düzelmiyor...
Tek yaptığımız konuşmak tartışmak, işi sürüncemede
bırakmak..."
“Neden, neden hep olduğunuzdan başka türlü görünmek
zorundasınız?"
“Yaşamımız pek de dilediğimiz gibi çıkmadıysa durmadan
geriye bakıp kendimizi suçlayarak ne kazanabiliriz ki ?”
''...Düş kırıklığına hazırlıksız yakalanacak kadar aptal
değilim.''
“Siyasetin insanları kısacık birkaç yıl içinde bile tanınmaz
hale getirebildiğine çok yakından tanık oldum.”
“Kuşkusuz pek çoğumuz gibi ben de alışılmış uygulamaları
değiştirmeye gönülsüzdüm.”
" Yaşamımın geri kalanı bir boşluk olarak uzanıyor
önümde ."
"Düşünüyorum da, belki her şey daha iyi olurdu, Yüce
Tanrı bizi -ne bileyim- bitkimsi bir şey olarak yaratsaydı. Yani toprağa sıkı
sıkı gömülmüş olarak. O zaman savaşlarla, sınırlarla ilgili bu saçmalıkların
hiçbir önemi olmazdı."
“Bir anlaşmazlık bir kere çözümlendi mi, düşmandan böylesine
nefret etmeye devam etmek yakışıksızdır. Bir adamı dize getirdinizse, iş orada
bitmelidir. Onu bir de tekmelemeye kalkışmazsınız.”
“Şakacı bir söz söyleyip de o sözün son derece yakışıksız
kaçtığını ancak ağızdan çıktıktan sonra fark etmenin ne büyük bir felaket
olacağını düşünmeye bile gerek yok.”
" Yaşamımın bundan sonraki bölümünü yararlı bir biçimde
değerlendirebilmek için ne yapmam gerektiğini hiç bilmiyorum olsam da ..."
“Önemli olan, o güzelliğin dinginliğidir; aşırıya kaçmaması,
ölçülü oluşudur. Toprak, güzelliğinden, büyüklüğünden haberdardır sanki, bunu
avaz avaz haykırmaya gerek duymaz.”
“Akşam, pek çok insan için günün en güzel zamanı. Öyleyse,
bu kadar çok dönüp ardıma bakmamam, daha olumlu bir görüş açısı benimsemem ve
günümden arda kalanları en iyi biçimde değerlendirmeye çalışmam gerektiği
öğüdünde de gerçek payı vardır belki. Yaşamımız pek de dilediğimiz gibi
çıkmadıysa durmadan geriye bakıp kendimizi suçlayarak ne kazanabiliriz ki?”
“... daha bu yaşta kusursuzluğa eriştiğiniz inancındaysanız,
ileride hiç kuşkusuz ulaşabileceğiniz mertebelere asla ulaşamayacaksınız.”
“Herhangi bir dış etken sizi oldukça tesadüfi bir şekilde
uyarmadıkça, aklınız başınıza gelmez.”
“İngiltere’de bir hizmetkarın eski işverenleri hakkında konuşması adetten değildir...
Bu, evlilik geleneklerine benzer biraz. Boşanmış bir
hanımın, ikinci kocasının yanındayken ilk evliliğini hiç anmaması istenir
genelde.”
"Gözünün önünde olup biten her şeye seyirci kalıyorsun.
Neler olduğunu anlamak için dönüp geriye bakmak bile gelmiyor aklına.”
Seçim şansı vermez, akıl fikir bırakmaz... Aşk bir akıl
tutulması, fikirsizliktir. Aşk bir dil
tutulması, zikirsizliktir. Aşk, dünya
var oldukça devirsizliktir. Yerini bıraktığı sevgi, kendi tükenince seçtiği o
kutlu varis, dünyanın en güzel dinlencesidir.
YORUMLARIMIZ
İnsanlar pek çok şeye; bir fikre, bir insana bağlılık
duyabilir ki zaten onun karakterinde olan bir duygu ve ihtiyaçtır aynı zamanda.
Sosyal ilişkilere yön veren bir nevi bizi biz yapan değer ve
inançlar kararlarımızı etkilemektedir. Bu noktada önemli olan kişinin"
bağlılık" nedeniyle eleştirel düşünme ve sorgulamayı kaybetmemesi dir.
Bir düşünceye bağlı olmak onu sorgulamanın kötü olduğu
anlamına gelmemektedir.
Kitapta da bunu Stevens üzerinden görmekteyiz. Lorda olan
bağlılığı _ sadakati_ nedeniyle onun davranışlarını hiçbir şekilde
eleştirmemekte; hatta ona en iyi şekilde hizmet etmeye kendisini adayarak _
vakarlı bir davranış sergileyerek _bu yolda ona yardımcı olmaya
çalışmaktadır.
Stevens, kendi iş dünyası sadece Lordun fikirlerinden
oluştuğu ve herhangi bir fikir üretimine bir nevi beyin fırtınasına ihtiyaç
dahi duymadığı için "kalıp "halinde belli bir şekilde hayatını devam
ettirmiştir.
Bunun yanlış olduğunu ancak seneler sonra anlayabilmiş bu da
onun bundan sonraki iş hayatını aynı tutkuyla devam ettiremeyeceğini anlamasına
neden olmuştur O her şeyini sonuna kadar Lord Dorlington için harcamıştır.
Malikane ondan soruluyor sıradan bir yaşamı var ama ona göre
çok önemli bir görevi var
Yazar Kazuo İshiguro bize göre çok sıradan Sıkıcı olan bir
insanın hayat hikayesini anlatıyor kitabın sonuna doğru geldiğimizde Mister
Stevens devleşen bir kahramana dönüşüyor. Hayatın öyle bir noktasına geliyor ki
kendi hayatının boşa geçtiğini görüyor. Ama yarın olacak tekrar işte....
İshiguro burada
mesajı veriyor. İster zengin ol ister yoksul , ister ister Lord olun isterseniz
uşak kim olursanız olun önemli olan şu :
Yarına günden kalanlarla nasıl devam edeceğiz Miss Stevens
günden kalanlar da hayatına devam etmeye başlıyor o yüzden kahramanlaşıyor.
Kitabımız filme uyarlanmıştır. Filmde ve kitapta en
beğendiğim diyalog ise Emma Thompson Anthony Hopkins'e" Neyi
bekliyorsun" demiştir. Ben de size soruyorum.
NEYİ BEKLİYORUZ?
YAŞANAMAYANLARI, SÖYLENEMEYENLERİ VE BİR ZAMAN SONRA İÇİNE
OTURAN AMA İSYAN İÇERMEYEN SAKİN VE KABULLENİLMİŞ BİR PİŞMANLIK DUYGUSUNU
OKUYACAKSINIZ: SAFİYE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder