13 Eylül 2018 Perşembe

EYLÜL 2018 KİTAP LİSTEMİZ


Yerdeniz Büyücüsü - Yerdeniz Üçlemesi 1

"Sanırım Yerdeniz Büyücüsü'nün en çocuksu yanı konusu: Büyümek. Büyümek, benim yıllarımı alan bir süreç oldu; bu süreci otuzbir yışımda tamamladım -ne kadar tamamlanabilirse; o yüzden de çok önemsiyorum. Çoğu genç de önemser. Ne de olsa esas işleri budur: Büyümek."
- Ursula K. Le Guin -

Fantastik edebiyata duyduğu ilgiyle Tzvetan Todorov’un “Fantastik” kitabını eline alanlar, kısa süre içinde ciddi bir hayal kırıklığına uğrayacaklardır. Çünkü Todorov, yapısalcı bir yaklaşımla bu edebi türü incelerken, her şeyden öte onun alegorik ve şiirsel okumaya kapalı olduğunu belirler.  Ve türü ortaya koyan ilk eserleri ele alır: Maupassant’ın, Henry James’in, Hoffmann’ın öyküleri, Balzac, Nerval gibi yazarların bu türe giren romanlarıdır bunlar ve günümüzün fantastik anlatılarıyla hiç ilgileri yoktur.  Çalışmanın nihayetinde ise fantastik edebiyatın Kafka’yla birlikte bittiğini belirtir Todorov. Çünkü, fantastik anlatılar doğal bir olaydan yola çıkarak doğaüstüne varırken, Kafka (Dönüşüm’ü masaya yatırarak)doğaüstü bir olaydan yola çıkarak anlatı boyunca bu doğaüstü hali doğallaştırmış.

Karanlığın Sol Eli

Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)

“Bilimkurgu”nun en önemli iki ödülü olan Hugo ve Nebula’yı kazanarak kısa zamanda türünün klasikleri arasına giren Karanlığın Sol Eli, dünyamıza çok benzeyen Kış adlı bir gezegende geçmektedir. Bu gezegende, yılın en sıcak zamanlarında bile yarı-kutup iklimi yaşanmaktadır ve tüm sakinleri çift cinsiyetlidir (androjen). Cinsel kimliğin bir statü ya da güç aracı olarak kullanılmadığı bu gezegende, kişiler yılın belli bir döneminde o anki hormonal durumlarına göre erkek ya da kadın olmaktadırlar.
Öyle ki, birkaç çocuk doğurmuş bir anne daha sonra başka çocukların babası olabilmektedir. “Arkadaşlık” ve “sevgililik” arasındaki “boşluk” anlamsızlaşmış; insan düşüncesini belirleyen düalizm eğilimi azalmış; insanlığın güçlü/zayıf, koruyucu/korunan, hükmeden/hükmedilen, sahip olan/sahip olunan gibi ikiliklerini oluşturan temeller zayıflamıştır. Cehaletin, şimdinin, mevcudiyetin ilerlemeden daha gözde olduğu bir gezegendir Kış. Bir gün Kış’a uzaydan bir erkek elçi gelir ve onların da katılmasını istediği bir gezegenler birliğinden söz eder... Elçinin gelişiyle birlikte yerli ile yabancı, erkek ile dişi, benzerlik ve benzemezlik, parça ile bütün arasındaki ilişki ve çelişkiler insanlardaki karşılıklarını bulup yaşamaya başlar...

Biz – Yevgeni Zamyatin

“26. yüzyılda geçen romanda insan doğadan ve kendi benliğinden koparılmış, “Biz” haline getirilerek toplumun sıradan bir parçası halini almıştır. Öyleki artık isimler kullanılmamakta, her insan bir sayı ile anılmaktadır. Saydam cam duvarlar arasında yaşayan insanların her anı sistem tarafından denetlenmekte, erkek ve dişi sayılar sadece sistemin izin verdiği çiftleşme anlarında bir perdeyle dış dünyadan ayrılabilmektedirler. Toplum gelişmiş, bilim ilerlemiş, dünya dışına yolculuk yapmak bile mümkün olmuştur. Ancak tanımlanan dünya bir ütopya değil, karanlık bir ütopyadır.
“Şimdiye kadar yazılmış en iyi bilim-kurgu roman, klasik bir karşı ütopya”
Ursula K. Le Guin

Şamanlar Diyarı - Barış Müstecaplıoğlu


Bohçanızı hazırlayın. Kalyon limandan ayrılmak üzere...

Dans ederek tanrıların katına çıkan şamanlar, yılanbaşlı kuyruklarıyla hayatı paylaşayan harnanlar, ışıl ışıl parlayan nar kuşları... Şamanlar Diyarı'nda görebileceğiniz şeylerden sadece birkaçı. Bu olağanüstü diyarda yaşananlar ise farklı coğrafyalarda, tarihin her döneminde, insanın insana ettiklerine dair evrensel bir sorgulama. Bizi biz yapan nedir? Ya da ötekini farklı kılan? Güç sahipleri çatıştığında, arada kalan halklara ne olur? 
Eserleri dört kıtada, sekiz ülkede okunan Barış Müstecaplıoğlu, merak uyandıran anlatımıyla gözalıcı bir diyarın kapılarını açıyor. Renkli bir yolculuk için bohçanızı hazırlayın. Kalyon limandan ayrılmak üzere...


PUSLU KITALAR ATLASI

Bir "ilk kitap", Türkçe edebiyatta yeni ve pırıltılı bir yazar... "Yeniçeriler kapıyı zorlarken" düşler üstüne düşüncelere dalan Uzun İhsan Efendi, kapı kırıldığında klasik ama hep yeni kalabilen sonuca ulaşmak üzeredir: "Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır." Geçmiş üzerine, dünya hali üzerine, düşler ve "puslu kıtalar" üzerine bir roman. Hulki Aktunç'un önsözüyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder